top of page

Güney Kore

          Temiz, hareketli ve teknolojik bir ülke. Güçlü bir ekonomiye sahip. Sokakların da dilenciye rastlayamazsınız. Para birimleri Won, dolar seviyesine yakın. Ancak bol sıfırlı. İnsanların kültür seviyesi yüksek. Türk'leri seviyorlar "Kardeş" ismiyle hitap ediyorlar. Kardeş demelerine gerek yok. Çünkü Kore'liler ile aramızda gerçekten genetiksel olarak akrabalık bulunuyor. Aynı dil ailesine sahibiz. Hatta bazı kullandığımız kelimelerin anlamları bile aynı. Mesela "Kaçma" kelimesi Korece de "Gitme" anlamına denk geliyor. "Merhaba" kelimesi Korece de "Benimle konuş. Söyle" anlamına eş değer.

Bizde ki "Kabak" sebzesine onlarda "Hobak" diyorlar. "Çay" a  "Ça" diyorlar. Anlaşılacağı gibi Kore toplumu Türk toplumuyla neredeyse birebir benzer. Yollar, sokaklar ve evler Türkiye'de ki yapıya benziyorlar. Avrupa gibi düzenli müstakil evlerin olduğu mahalle yapıları yerine Asya toplumuyla özdeşleşen bir yapıya sahip. Asya yı gezdikçe Türklerin kökeninin gerçekten de Asya dan geldiğini daha iyi kavrıyorsunuz. 

Öncelikle belirtmem gereken şey bu ülkeye en az 5 gün ayırmanız olacak. Mümkün ise 7-8 gün ayırın. Bu bahsettiğim gün sayıları sadece başkent Seul için geçerli. Busan ve diğer şehirlere gitmek istiyorsanız da daha fazla günler ayırın. Gerçekten çok fazla tarihi yer, müze ve gezilecek yerler var. "1950 den sonra kurulmuş küçük bir ülkede ne kadar tarihi yapı vardır?" demeyin. Ben dedim ve Kore yi gördükten sonra bunca köklü bir tarih ve yapılar karşısında şaşırdım. Kore toplumu köken itibari ile Türk ve Japon kolonisinden geliyor. Çok köklü bir tarihe sahip bir olan ırk. Kore Kraliyeti ve eserleri çok geniş bir kültürel hazineye sahip. Bu toplum tarih sayfasında yer yer Çinliler ve Japonlar tarafından ezilmişler. Ama yinede benliklerini unutmayıp tarih ve toplum bilinçlerini yaşatmışlar. Günümüz de ise dünyanın en gelişmiş ekonomi ve teknoloji üreten ülkeleri arasında.

Başkent Seul havalananına ayak bastığınız andan itibaren gelişmişliği hissediyorsunuz. Şuanda dünya da ki en gelişmiş hava limanlarından birisine sahip. Sizi ülkeye girişte Kore'nin geleneksel kıyafetlerini giymiş kızlar karşılıyor. Türk vatandaşlarından vize istemiyorlar. Hatta size neden geldin, kaç gün kalacaksın gibi sorularda sormuyorlar. Sadece "Türkçe Ses Özelliği Olan" bir makine sesli komutlar ile sizi yönlendirip parmak izinizi alıyor. Sonrasın da da ver elini Güney Kore !

Bu ülkeye adım atmadan önce ilk yapmanız gereken Dünyanın En Gelişmiş Metro sunu Seul Metro 'yu keşfetmek olacaktır. Kesinlikle yerin altında başka bir dünya var. Telefonunuzdan "Seoul" isimli app i yükleyin ve sadece gideceğiniz yerin ismini yazarak çok kolay bir şekilde Metro da seyahat edin. (Iphone için Tıklayın) Havalananından otelime yaklaşık 40-50 km mesafe olmasına rağmen metro ile ulaştım. Havaalanın da iner inmez metro kartlarının satıldığı aletlerden tek binişlik kartlardan alın kullanın. Daha sonra şehirde gerçek para yüklemeli metro kartlarından alın. Böylece daha ucuza seyahat edebilirsiniz. Kore de kaldığım günlerin hiç birisin de taksi kullanmadım. Otel ve diğer gezilecek yerlere de metro ile ulaştım. Şehrin her noktasına metro var. İndiğiniz her bir durağında 10-15 farklı çıkış kapısı var. 

Seul da Görmeden ölmemeniz gerek yerlerin isimlerini tek tek yazıyorum

Gyeongbokgung

Myeongdong

N Seul Kulesi

Insadong

Bukchon

Dongdaemun Design Plaza

Kore Savaş Müzesi

COEX Mall

Gyeongbokgung

Seul şehir merkezinin tam içerisinde yer alan bu saray sizi 21. yy dan biranda çıkartıp geçmişe götürüyor. Sarayın girişinde sizleri gizemli Samurai askerleri karşılıyor. Nöbet değişimleri sırasında yaptıkları hareketlerle gerçekten çok etkileyiciler. Belirli aralıklarla tören ve geçişlerde yapıyorlar. Girişte sizleri büyük bir avlu karşılıyor. Avlunun içerisinde kraliyetin yönetim kademesinin yer aldığı yapılar ve tabi ki de en üst bina da da kralın olduğu konutu ve koltuğunu görebilirsiniz. Karşınıza içerisinde yeşil bir göletin olduğu bahçe çıkacak. Asya tarzı bu bahçe oldukça etkileyici. Hemen yanında bir kafeterya var ve çayınızı içip dinlenebilirsiniz. Çünkü bu saray sizi çok yoracak.

Myeongdong

Belki de Güney Kore'nin en önemli alışveriş merkezlerinden birisi. Trafiğe kapalı ve bu yüzden burada özgürce gezebilirsiniz. Kore ye özgü turistik eşya satın alırım düşünceleriyle buraya gitmeyin. (Turistik hatıralık eşya satın almak için adresiniz Insadong). Burası daha çok bayanlara hitap eden güzellik ürünlerinin satıldığı kozmetik mağazaları var. Ginseg ürünleri bu ülkede çok önemli bir yer kaplıyor. Giysi ve gıda dükkanları da yine bu bölgede yer alıyor. Cadde üzerinde ki sokak satıcıları benim için en önemli olanları. Sokakta yemek yeme kültürü bu ülkede çok yaygın ve en güzel yiyeceklerde burada yapılıyor. Sokakta satılan bütün yiyecekler temiz gönül rahatlı ile yiyebilirsiniz. Size önerim patates ve peynir kızartması. Özellikle gece vakti burayı görmenizi öneriyorum. Her yer ışıl ışıl ve kalabalık. Satıcılar içerisin de Türk ve Türkçe konuşanları görürseniz şaşırmayın. 

N Seul Kulesi

Seul ü en net görebileceğiniz nokta. Bütün bir şehir ayaklarınızın altında. Kulenin olduğu bölge bir yüksek tepede bulunuyor. Buraya çıkmanız için biraz yokuş çıkmanız ve çokça da merdiven çıkmanız gerekecek. Kuleye çıkmadan önce dilek dileme yerleri benzeri alanlar mevcut. Kuleye çıkmak için ise asansörü kullanabilirsiniz. Tabi ki de kuleye çıkmak ücretli. Kule 360 derece seyir camla çevrili. İnsanlar özellikle geceyi bekliyorlar. Gece gökdelen manzaraları gerçekten çok güzel. Hediyelik eşya dükkanları da yine kulenin içerisinde yer almakta.

Insadong

Hediyelik eşya almanın için gitmeniz gereken en önemli nokta.

bottom of page